TRT World Forum’da “Eko-Rejenerasyonun Gücü” başlıklı panel düzenlendi

İSTANBUL (AA) – TRT’nin “Kırılma Noktasında Bir Dünya: Krizleri ve Dönüşümü Yönetmek” temasıyla İstanbul’da düzenlediği “TRT World Forum” etkinliğinde “Yarını Dönüştürmek: Eko-Rejenerasyonun Gücü” başlıklı panel düzenlendi.

Reagan des Vignes moderatörlüğündeki panelde, Uluslararası İşletmeler Kıdemli Genel Müdürü Bhuwan Shukla, Çevre Savunma Fonu Küresel İklim İşbirliği Müdürü Christopher Dekki, Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Gıda Programı Türkiye Ülke Ofisi Temsilcisi ve Ülke Direktörü Stephen John Cahill ile Orta Doğu Teknik Üniversitesinden Prof. Oktay Tanrısever konuşmacı olarak yer aldı.

Shukla, iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılması için biyoçeşitlilğin ve ekosistemin korunması gerektiğini kaydetti.

İnsanların iklim değişikliğinin etkileri hakkında daha fazla bilgi sahibi olması gerektiğinin altını çizen Shukla, “Yerel toplulukları karar alma sürecine giderek daha fazla dahil etmemiz gerekiyor. Bu, gezegeni kurtarabilecek veya iklim değişikliğini önleyebilecek her türlü girişimin en önemli parçası.” dedi.

Dekki, Çevre Savunma Fonunda zararlı metan gazının çevreye salınımının azaltılması için 50’den fazla ABD’li şirketle çalıştıklarını belirterek “Metan gerçekten güçlü bir sera gazı. Atmosferdeki ısıyı hapsetme konusunda karbondioksitten 80 kat daha güçlü.” diye konuştu.

Yakın zamanda “metan uydusu” olarak adlandırdıkları uyduyu uzaya fırlattıklarını aktaran Dekki, uydu sayesinde dünyanın farklı bölgelerindeki metan gazı sızıntıları ve emisyonları hakkında veri toplayabildiklerini söyledi.

Cahill ise BM’nin küresel gıda fiyatlarındaki artıştan endişe duyduğunu ifade ederek “Gıda fiyatlarının artması, insanların aynı gıdayı satın almak için daha fazla paraya ihtiyaç duyması ve yılda 123 milyon insanı besleyen bir organizasyon olarak, aynı insanları beslemek için daha fazla paraya ihtiyacımız olduğu anlamına gelir.” ifadelerini kullandı.

Gazze’deki soykırıma ve açlık durumuna dikkati çeken Cahill, “Şu anda Türkiye’den Gazze’ye çok fazla gıda taşıyoruz. Kesintiye uğratılamayacak olan bu hareketi sürdürmemiz gerekiyor çünkü (aksi halde) açlıktan ölmelerine haftalar kalan insanlar üzerindeki etkileri felaket olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Tanrısever, Türkiye’de tarım alanında çevre dostu politikalara uygun şekilde düzenlemeler yapıldığına işaret etti.

İklim değişikliğinin Türkiye’deki etkilerini azaltabilmek için nükleer enerjinin önemli olduğunu vurgulayan Tanrısever, “Güneş enerjisi ve diğer yenilenebilir enerjinin artmasını kolaylaştırmak için bu tesislere elektrik sağlamanız gerekir; bu da kömür santralleri veya nükleer santraller tarafından sağlanabilir.” dedi.