16. Geleneksel Küresel İletişim Derneği Konferansı’nda “demokrasi krizi ve medya” konuşuldu

İSTANBUL (AA) – Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesinin ev sahipliğinde, Küresel İletişim Derneğince düzenlenen “İletişimin Geleceği: Vaatler ve Sorunlar” başlıklı 16. Geleneksel Küresel İletişim Derneği Konferansı’nda “demokrasi krizi ve medya” konuşuldu.

Küresel İletişim Derneği Başkanı Prof. Dr. Yahya Kamalipour, “Demokrasi Krizi ve Medya Paneli”ndeki konuşmasında, dün açılışı gerçekleştirilen konferansın iki ay gibi kısa sürede hazırlandığını, buna karşın nitelikli çalışmanın ortaya çıktığını belirterek, panellerle ilgili genel bilgi verdi.

Her şeyin bir fikirle başladığını söyleyen Kamalipour, Küresel İletişim Derneğinin kurulduğu günden bu yana iletişim konusunda birçok değişimin yaşandığını ve fikirlerin geliştiğini dile getirdi.

Kamalipour, derneğin geçmişteki konferansları ile gelecekte düzenlemeyi planladığı etkinlikleri anlattı.

– Sosyal medyanın etkisi

Texas Üniversitesinden Prof. Dr. John Allen Hendricks, “Sosyal medyanın demokrasinin durumundaki rolü: ABD’deki 2020 seçimlerinin analizi” başlıklı sunumunda ABD’de daha önce de seçimlerin yapıldığına ve çeşitli tartışmaların yaşandığına işaret ederek, bugünkü en büyük farkın ise sosyal medya olduğunu söyledi.

Sosyal medyanın seçmenlerle seçilecekler arasında doğrudan bağlantı sağladığını dile getiren Hendricks, bunun geleneksel bir durum olmadığını ifade etti.

Hendricks, ABD’de 2020’de düzenlenen seçimlere atıfta bulunarak, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın sosyal medyayı komplo teorileri için kullandığını öne sürdü.

Trump’ın 30 binin üzerinde yalan veya yanıltıcı söylemde bulunduğunu savunan Hendricks, seçimlerle ilgili en popüler 100 sosyal medya paylaşımından 36’sının gerçek dışı olduğunu iddia etti.

Sosyal medya kullanıcılarının bilgilerin doğruluğu ve karşılaştıkları içeriklerin dış propaganda operasyonlarından kaynaklanıp kaynaklanmadığını anlama konusunda zorluk yaşadıklarını belirten Hendricks, sosyal medyanın siyasi kutuplaşmanın sebebi olmadığını ancak bunu artırdığını savundu.

Almanya Erfurt Üniversitesinden Prof. Dr. Kai Hafez de “Otoriterlik yürüyüşte-demokrasiler krizde: Uluslararası karşılaştırmalı perspektifte siyasal iletişim ekolojilerini yeniden düşünmek” başlıklı sunumunda aracısız siyasal iletişimin işlevleriyle ilgili konuştu.

Hafez, tüm iletişim formlarında sosyolojik dengeye ihtiyaç olduğuna işaret ederek, gelişmiş, gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerdeki iletişim yöntemlerini karşılaştırmalı bakış açısıyla ele aldı.

Almanya Erfurt Üniversitesinden Dr. Sabrina Schmidt de “Sağ-popülist kriz dönemlerinde eleştirel medya ayrımı: Demokratik ilkelerin savunulması/erozyona uğratılmasında kişilerarası iletişimin rolü” başlıklı sunumunda aşırı sağcı popülist Almanya için Alternatif (AfD) Partisinin protestolarının medya organları tarafından ele alınış biçimine değindi.