35,3528$% 0.51
36,7558€% 0.14
44,3803£% 0.13
2.956,00%-0,01
4.780,00%-1,01
3320396฿%0.74929
Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) Salgın ve Pandemi Hazırlığı ve Önleme Direktörü Maria Van Kerkhove, temas yoluyla buluşan M çiçeği (mpox) virüsünün, hava yoluyla bulaşan Kovid-19 virüsü ile aynı olmadığını, bu iki hastalıkla ilgili yaşanan süreçlerin farklı olduğunu bildirdi.
Kerkhove ve DSÖ’nün Afrika Bölgesi’ndeki akut olaylar yönetimi ekip lideri Otim Patrick Ramadan, DSÖ’nün sosyal medya hesapları üzerinden yaptıkları programda M çiçeği virüsüne dair değerlendirmelerde bulundu.
M çiçeği virüsünün Kovid-19 ile aynı olmadığını vurgulayan Kerkhove, “M çiçeği virüsü, Kovid-19 gibi (hava yoluyla) yayılmıyor. Bu yüzden Kovid-19 ile aynı durumun yaşanmadığını görüyoruz. Enfekte biriyle temas halindeyseniz M çiçeği virüsüne yakalanabilirsiniz ancak bu herkesin virüse yakalanacağı anlamına gelmiyor.” dedi.
Kerkhove, doğru bilgi ve uygulamalarla M çiçeği virüsünün yayılmasının önüne geçilebileceğini söyledi.
M çiçeği virüsünün daha önce de görüldüğünü kaydeden Kerkhove, virüsün yayıldığı ülkeleri desteklemek ve ortak küresel bir çaba göstermek için DSÖ’nün M çiçeği virüsünü uluslararası öneme sahip bir halk sağlığı acil durumu olarak ilan ettiğini hatırlattı.
– “Burundi’deki vakaların yüzde 30’u çocuklar”
Ramadan ise M çiçeği virüsünün herkesi etkileyebileceğini belirterek, “Şu anda Afrika’da 13 ülkede aktif olarak M çiçeği virüsü vakaları gözüküyor. Bu ülkelerde çok çeşitli grupların etkilendiğini görüyoruz. Çocukları etkileyen vakalar görüyoruz ancak yetişkinlerin de etkilendiğini görüyoruz.” dedi.
Salgının yaygın olarak görüldüğü Kongo Demokratik Cumhuriyeti’ne komşu Burundi’deki vakaların yüzde 30’unun 18 yaş altında görüldüğünü aktaran Ramadan, bunun endişe verici olduğunu söyledi.
Ramadan, M çiçeğine karşı aşılamanın önemli bir “ilave halk sağlığı aracı” olduğunu, Afrika’da ihtiyaç duyulan miktarda aşıya ulaşılamadığını belirtti.
DSÖ’nün şu aşamada M çiçeğine karşı MVA-BN ve LC16 aşılarının kullanımını tavsiye ettiğini hatırlatan Ramadan, öncelikli olarak risk altındakiler ve yüksek bulaşma riski taşıyan kişilerin “hedefli aşılanmasının” önemine işaret etti.