35,0200$% 0.08
36,6912€% -0.07
44,4936£% 0.02
2.966,35%-0,24
4.818,00%-0,24
฿%
Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda 62 milyon 871 bin TL’lik Yükseköğretim, Planlama, Denetleme, Akreditasyon ve Koordinasyon Kurulu (YÖDAK) 2025 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı kabul edildi.
Komite Başkanı Resmiye Eroğlu Canaltay, Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nin tasarıya ilişkin raporunu okudu. Canaltay, tasarının Komite’de oy çokluğuyla kabul edildiğini belirtti.
Tasarı üzerine söz alan CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli, geçen birkaç yılda büyük skandallar yaşandığını ifade ederek, ülkenin itibarının ciddi şekilde zedelendiğini söyledi.
Yeni doğan ünitesinde yaşanan olayla, “sahte diploma” meselesinin birbirine çok benzediğini dile getiren İncirli, sistem içinde hataların geliyor olduklarını haber verdiğini kaydetti.
YÖDAK’ın çok önemli bir kurum olduğunu ancak eksiklikleri bulunduğunu ifade eden İncirli, yükseköğretimde kriterlere uygun olmayan izinlerin hızlı ve kontrolsüz bir şekilde çoğaldığını söyledi.
1979 yılından 2011 yılına kadar yedi tane üniversiteye açılma izni verildiğini ancak 2012’den sonra sayının çok hızlı bir şekilde arttığını belirten İncirli, ülkede şu anda 23 üniversite olduğunu, 22 üniversitenin aktif şekilde çalıştığını ifade etti.
“Avrupa Yükseköğretimde Kalite Güvencesi Birliği (ENQA) eylül ayında gözlemci üyeliğimizi iptal etti. Biz bunu Kasım ayında duyduk” diyen İncirli, YÖDAK Başkanı’nın bu bilgiyi neden paylaşmadığını sordu. İncirli, bu sorunun bir an önce çözülmesi gerektiğini, yoksa gelecekteki yaşananların çözülemeyeceğini savundu. Gözlemci üyeliğin yeniden tesis edilmesi için nasıl çalışmalar yürütüldüğünün önemli olduğunu kaydeden İncirli, bir sonraki ENQA toplantısının GKRY’de yapılacağını kaydetti, orada nasıl bir temsiliyet yapılacağını sordu.
Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nde yaşanan “sahte diploma olayına” dikkat çeken İncirli, olayların patlak vermesinin üzerinden bir sene geçtiğini ancak sadece bir diplomanın iptal edildiğine yönelik bilgi aldıklarını kaydetti; bu konuda gerekli adımların atılması talebinde bulundu.
“İnsan ticareti” konularının gündeme gelmesiyle birlikte öğrenci nakillerindeki sıkıntıların ele alındığını kaydeden İncirli, nakil ve transferlerle ilgili tüzüğün geçmiş olmasının olumlu bir adım olduğunu belirtti.
İncirli, mesleki eğitim kurumlarına da değinerek, bazı kurumlarda yaşanan vukuatlardan dolayı “bir gecede tüm kurumların kapatılması” kararını eleştirerek, yapılması gerekenin denetim olduğunu savundu.
Yükseköğretimin iyileştirilmesine yönelik atılması gereken bazı adımları sıralayan CTP Milletvekili İncirli, Muhaceret ve YÖDAK arasından iletişimin artırılması, kurumlarda denetimlerin artırılması, “sahte diploma” olayına yönelik Personel Dairesi’nin çalışmalarını tamamlaması gerektiğini kaydetti, başlatılan çalışmaların sonuçlanmaması eleştirdi. ENQA sürecinin hafife alınmaması gerektiğini yineleyen İncirli, Kıbrıslı Rumların şikayetlerinin bir bahane olamayacağını, gerekli argümanlarla güçlü bir savunmanın yapılabileceğini söyledi, bu konuda daha yoğun çalışma yapılması çağrısında bulundu.
Ardından söz alan Demokrat Parti (DP) Milletvekili Serhat Akpınar, KKTC’nin ilk üniversitelerinin kurulmasıyla birlikte yükseköğretim alanında geçmişte yaşanan bazı olayları ve verilen mücadeleyi paylaştı.
Akpınar, YÖDAK’ın çok önemli görevlere sahip olduğu ve bütçesel hacminin çok daha fazla olması gerektiği düşüncesini paylaşarak, itibarın yükselmesi için atılabilecek adımlara örnekler verdi.
YÖDAK’ın birtakım uluslararası kuruluşa üye olabileceğine işaret eden Akpınar, gerekli başvurulan yapılması çağrısında bulundu.
Akpınar, YÖDAK’ın kontrol yapısının güçlendirerek, daha etkin denetimlerde bulunması temennisinde de bulundu.
– Milli Eğitim Bakanı Çavuşoğlu: “Bakanlığın YÖDAK’a müdahale hakkı yok”
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu da konuşmaların ardından söz alarak, ülkede uzun süredir tartışılan bir konu olan YÖDAK’ın işlerini bağımsız ve sağlıklı şekilde yürütmesi için bir yasası olduğunu hatırlattı; sadece işlerin yokuşa sürüklendiği anlarda hükümetin sorumlu olduğunun gündeme geldiğini kaydetti. Bakan Çavuşoğlu YÖDAK’a önleyici tedbirlerin zamanında alınması yönündeki söylemlerinin “müdahale olarak” yorumlandığını ve tepki gördüğünü anımsattı.
Çavuşoğlu, son dönemlerde YÖDAK’taki iç kavgalara ve basında tartışılan konulara işaret ederek, Bakanlığın buna müdahale hakkı olmadığını vurguladı.
ENQA’daki sorunların da bundan kaynaklı olduğunu kaydeden Bakan Çavuşoğlu, “YÖDAK üyeleri kendi aralarında kavga etmek yerine, üniversitelerdeki denetimlere zaman harcamaları gerekiyordu.” dedi; oradaki “berbat işleyişin” süreci buraya getirdiğini söyledi.
YÖDAK’la ilgili fikir beyan edildiğinde, YÖDAK’ın bağımsızlığına yönelik tepkiler geldiğini ve bu yorumlarla gerçeklerin örtüldüğünü kaydeden Çavuşoğlu, gelinen aşamadan mutsuz olduklarını ifade etti.
Çavuşoğlu, YÖDAK’a yönelik Meclis’te kurulan araştırma komitesinin de işini yapmadığı düşüncesini paylaşarak, Araştırma Komitesi’nin YÖDAK’ın değil, Eğitim Bakanlığı’nın eksikliklerinin tespiti üzerine çalıştığını, ortaya henüz bir öneri paketini çıkaramadığını ifade etti.
Yerinden söz alan Milletvekili Sıla Usar İncirli ise Komite’ye yapılan eleştiri üzerine tepki göstererek, Çavuşoğlu’nun komite çalışmaları hakkında bilgi talep etmediğini savundu.
ENQA gözlemci üyeliğinin uzatılmamasına yönelik konuşan Çavuşoğlu, tüm engellere rağmen çalışmaların yürütülmesine yönelik Milletvekili İncirli’ye hak verdiğini kaydetti. ENQA’da “sahte diploma olayı”ndan kaynaklı bir süreç yaşandığını belirten Çavuşoğlu, “Rum lobisine fırsat verecek yanlışlar yapılmaması gerektiğini” söyledi.
Mesleki eğitim kurumlarına da değinen Çavuşoğlu, sayılardaki artışın şartları tamamlayan kurumlardan kaynaklı olduğunu, bir kuruma verilen bir iznin kriterlere uyan başka bir kuruma verilmeme durumunun olmadığını kaydetti. Kurumlarda yaşanan sıkıntının bu kurumların “ikamet hakkı” verebilmesinden doğduğunu ifade eden Çavuşoğlu, yapılan düzenlemelerle sadece eğitim amaçlı kayıtlara izin verdiklerini dile getirdi.
Bakan Çavuşoğlu, “Ülkede öğrenim hakkı olan hiç kimse yapılan düzenlemelerle mağdur edilmemiştir.” dedi.
Yüksek Öğrenim Kayıt Sistemi (YÖKAS) ve Yükseköğretim Bilgi Sistemi’ne (YÖKSİS) hakkında da konuşan Çavuşoğlu, YÖKAS’ı YÖKSİS seviyesini geçecek şekilde geliştirdiklerini kaydederek, geçmişte diplomaların onay süreçlerine ilişkin birtakım zafiyetler olduğunu belirtti. Çavuşoğlu, bunun yanında yeni düzenlemelerle, bundan sonra ilk olarak geçici mezuniyet belgesi alınacağını ardından kontrollerle birlikte diplomanın verileceğini belirtti, “Milli Eğitim Bakanlığı’nın yıllardır kullandığı YÖKAS geçmişten 50 kat ileriye taşınmıştır.” dedi.
Yerinden söz alan CTP Milletvekili Filiz Besim, ön kayıt yaptırılan kuruma devam zorunluluğuyla ilgili çalışmaları ve dikey geçişlerle ilgili önlemleri sordu. Çavuşoğlu, yurt dışından gelen öğrencilerin bir okulun kabul kağıdıyla gelebildiğini belirterek, buraya geldiklerinde farklı amaçlarla üniversite değiştirmek isteyebileceğini söyledi, bunun yatay geçiş değil, kayıt yenileme olduğunu ifade etti. Bu şekilde bir özgürlüğü öğrencinin elinde alma niyetlerini olmadığını dile getiren Çavuşoğlu, uzmanların ilgili tüzükler üreterek biriken sorunları çözdüğünü dile getirdi.
Konuşmaların ardından YÖDAK bütçesinin oylamasına geçildi. Madde madde görüşülmesinin ardından tasarı 26 kabul, 6 ret ile oy çokluğuyla kabul edildi.
Genel Kurul’da daha sonra Sağlık Bakanlığı’nın bütçesinin görüşülmesine geçildi.